Merhaba değerli dostlar, Kırşehir sevdalısı bir kardeşiniz olarak, “Kırşehir’e Değer Katanlar” serisinde şehrimize katkı sunan kıymetli isimleri sizlerle paylaşmaya devam ediyorum. Bugün ise, hem öğretmenliğiyle hem de yüreğiyle iz bırakan, gönüllerde taht kurmuş saygıdeğer bir hanımefendiden, Nurten Büyüksaraçoğlu’ndan bahsetmek istiyorum.
Bazı insanlar vardır… Görev tanımının çok ötesinde yaşar hayatı. Sadece öğretmen değildir, anne olur; sadece bilgi vermez, gönül verir. İşte Kırşehir’in sevilen ismi Nurten Büyüksaraçoğlu tam da böyle bir insan...
Yıllar önce Kırşehir Öğretmen Okulu’nu bitirip, gönlünde büyük bir heyecanla Mucur’un Budak köyüne atanmıştı. 1970’lerin başında, memleketin ücra bir köşesinde bir köy okulu yalnızca ders değil, umutla doldu. O yıl, sınıf tahtalarına sadece bilgi değil; sevgi, şefkat, güven ve hayaller de yazıldı. Nurten Öğretmen, sabahın ilk ışıklarıyla sınıfına girerken yalnızca kitaplarla değil, yüreğiyle gelirdi. Sadece matematik, okuma-yazma öğretmedi; çocuklara kendilerine inanmalarını, başarabileceklerini, kıymetli olduklarını öğretti. Bir annenin şefkatiyle sarıldı, bir öğretmenin kararlılığıyla yön gösterdi. Onun varlığı, köy okulunun soğuk duvarlarını ısıttı; nice çocuğun kaderini değiştirdi.
“Öğrencilerime hep kendi evlatlarım gibi baktım” diyor… Ne güzel söz değil mi? Öyle kuru bir cümle değil bu, arkasında yıllarca taşınmış sorumluluk, yüreğini koyarak yapılan bir meslek anlayışı var.
Emekli olunca "Tamam, artık dinleneyim" demedi. Aksine çocuklardan, eğitimden ve hizmetten kopamadı. Türkiye Yardım Sevenler Derneği Kırşehir Şube Başkanı olarak yine çocuklar, gençler ve geleceğimiz için çalışmaya devam etti. Gözlemeler yaptı, satışlar düzenledi, üniversite öğrencilerine burs sağladı. Ahi Külliyesi’nin yanında kurulan Kadın Emek Pazarı’nda 15 yıldır gönüllü emek veriyor. Düşünebiliyor musunuz? Emekli olmuş ama hâlâ öğrenciler için gecesini gündüzüne katıyor. İşte gerçek öğretmenlik bu!
Aynı zamanda Kırşehir Kent Konseyi Kadın Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi olarak da aktif rol üstleniyor. Kadınların sesi oluyor, fikirlerini ve emeğini topluma taşıyor. Kırşehir’in kalkınmasında, kadınların daha görünür hale gelmesinde önemli katkılar sunuyor.
Üstelik bu gönül yolculuğu sadece eğitimle sınırlı değil. 25 yıldır gönüllü olarak sivil toplum çalışmalarında aktif görev alan Nurten Hoca, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi olarak da uzun yıllar görev yaptı. İhtiyaç sahiplerine el uzattı, dayanışma kültürünün yaşaması için çabaladı.
Sadece öğrencilere değil, kadınlara da ışık oldu. İki defa gönüllü olarak düzenlediği yöresel yemek kursları, birçok kadının meslek edinmesine vesile oldu. Belediyeden sertifika alan kadınların bazıları bugün iş sahibi; kendi ayakları üzerinde duran, üreten bireyler olarak hayatlarına devam ediyorlar. Bu, bir öğretmenin emekle şekillendirdiği en güzel başarı hikâyelerinden biri değil de nedir?
Dernekte çoğu eski öğretmen olan 9 kişiyle birlikte binlerce öğrencinin eğitim hayatına ışık tuttu. Üniversiteli gençlerin yüreğine dokundu, umut oldu. Gözleme tezgâhının başında dururken sadece bir hamur açmadı, geleceğe açılan bir kapıyı da araladı.
Ama o yalnızca eğitimle kalmadı. Kırşehir’in unutulmaya yüz tutmuş yemek kültürüne de sahip çıktı. Funda Tanyeri ile birlikte kaleme aldıkları “Kırşehir Yöresi Yemekleri” kitabı, geçmişimizi, mutfağımızı, lezzetimizi sayfalara taşıdı. 100’den fazla yemek, tatlı ve kahvaltılık… Her biri bir hatıra, bir kültür mirası...
Ahilik Haftası etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen ve Kırşehirliler tarafından büyük ilgiyle takip edilen “Ahi Sofrası” Yöresel Yemek Yarışması’nda da etkin rol aldı. Hem jüri üyesi olarak hem de organizasyona katkılarıyla bu kültürel mirasın yaşatılmasında önemli görevler üstlendi.
TRT, Kanal 7, Show TV, Beyaz TV… Türkiye’nin dört bir yanında ekranlardan Kırşehir’i anlattı. Soğuk ayran çorbasını, höşmerimi, saç böreğini tanıttı. Kimi zaman İzmir’de Büyük Efes Otel’de, kimi zaman Kırşehir Kütük Ev’de TRT belgesel kameralarına konuştu. Nerede olursa olsun hep Kırşehir’i anlattı, tanıttı, yaşattı.
Ve unutulmaz bir davranış daha… 6 Şubat depreminde Ankara-Kayseri yoluna çıkan Nurten Hoca, diğer illere giden depremzedelere sıcak çorba, çay, yiyecek ve giysi dağıttı. İşte bu; vicdanın, merhametin, insanlığın ta kendisi!
Azmiyle, emeğiyle, sevgisiyle bir öğretmenin nasıl topluma yön verebileceğini gösterdi bize. Sadece kitapla değil, kalple de eğitimin mümkün olduğunu kanıtladı.
Kırşehir’in adı nerede geçse, Nurten Büyüksaraçoğlu gibi insanlar sayesinde başımız dik, gönlümüz rahat oluyor. Çünkü bir şehir, ancak böylesi güzel yüreklerle değer kazanır.
Kıymetli Nurten Hoca’ya, şehrimiz ve geleceğimiz için yaptığı tüm katkılar adına sonsuz teşekkür ediyorum. Allah sağlığını daim, gönlünü ferah etsin. İyi ki varsınız…
Murat Uzun der ki:
“Gerçek öğretmenlik, bir ömrü başkalarının hayatına ışık olmak için harcamaktır.”