1960 yılında Kırşehir’de dünyaya gelen Fatih Mahmutoğlu, köklü bir ailenin evladıdır. Babası merhum Mehmet Mahmutoğlu, şehrimizin 1. Noteri olarak uzun yıllar hizmet vermiş; dürüstlüğü, disiplinli çalışma anlayışı ve azmiyle çevresinde saygı uyandırmıştır. Annesi ise Kırşehir’in bilinen ailelerinden, Ağalar sülalesinden Solmaz Hanımdır. Onun merhameti, hoşgörüsü ve insan sevgisi, Fatih Mahmutoğlu’nun karakterine yön veren en önemli değerlerden biri olmuştur. Babasından aldığı disiplin ve çalışkanlık ile annesinden aldığı merhamet ve hoşgörüyü kişiliğinde harmanlayan Mahmutoğlu, hem iş hem de sosyal hayatında bu değerlerle öne çıkmıştır.

Eğitimine büyük önem veren Mahmutoğlu, hem akademik hem de kültürel alanda kendini geliştirmeyi ilke edinmişti. Gazi Üniversitesi İşletme ve Anadolu Üniversitesi İktisat bölümlerinden mezun olarak sağlam bir eğitim altyapısı kazandı. Daha lise yıllarında ise kültür ve sanatın içinde aktif rol almaya başlamıştı. Halk oyunları ve yerel müzik etkinlikleri ile tanışarak, hem sahne deneyimi kazandı hem de Kırşehir’in zengin kültürel mirasını öğrenme fırsatı buldu. Bu dönemdeki deneyimler onun ilerleyen yıllarda şehir kültürüne ve sosyal projelere olan ilgisinin temelini oluşturdu.

1976 yılında, Ömer Kocaman’ın başkanlığını yaptığı Turizm Derneği bünyesinde, rahmetli Ramazan Karlı ve Sedat Gürses hocaların öncülüğünde Kırşehir’de kurulan ilk halk oyunları ekibinde yer aldı. O yıllar, gençlerin heyecanı ve hocaların gayretiyle kültürümüz sahneye taşınıyor, Kırşehir’in türküsü, oyunu ve rengi büyük bir emekle yaşatılıyordu. Fatih Mahmutoğlu ve arkadaşları için bu ekip yalnızca bir halk oyunları topluluğu değil; aynı zamanda memleket sevgisini dünyaya taşıyan bir gönül yolculuğu oldu.

Kalplerinde taşıdıkları ay-yıldızlı arma ile çıktıkları gösterilerde, alkışlardan öte bir şey yaşadılar: Şehrimizi ve ülkemizi en güzel şekilde temsil etmenin tarifsiz gururunu…

1977’de Finlandiya’da, Anadolu’nun sıcaklığını kuzeyin soğuk iklimine taşıdılar.

1978’de Fransa’da, festivallerde Kırşehir’in kaşık oyunlarını coşkuyla sergilediler.

1979’da Portekiz’de, bağlamanın ezgileri ve halk oyunlarının ritmiyle insanların kalplerine dokundular.

1980’de Danimarka’da, Ay-yıldızlı bayrağın gölgesinde, Anadolu kültürünü dereceler alarak dünyaya bir kez daha tanıttılar.

O dönem yaşanan heyecan, sevinç ve gurur; yıllar geçse de unutulmayan, hafızalara kazınan birer anı olarak bugün hâlâ tazeliğini korumaktadır.

Askerlik dönüşünde hayatında yeni bir sayfa açan Fatih Mahmutoğlu, yine halk oyunları vesilesiyle tanıştığı, Artvin' li olan Tanser Hanım ile hayatını birleştirdi. Kültüre, sanata ve geleneklere duydukları ortak sevgi, bu evliliğin temel taşlarından biri oldu. Bu mutlu birliktelikten iki erkek evlat dünyaya geldi. Mahmutoğlu ailesi, köklerinden aldığı güçlü bağlarla, sevgi ve saygı temeli üzerine kurulu bir hayat sürdürerek bugünlere ulaştılar.

1986 yılında, henüz inşaat aşamasındayken Petlas’ta memur olarak göreve başladı. Fabrikanın temelden başlayıp üretime geçiş sürecinde görev almak, onun için yalnızca bir iş değil, aynı zamanda hayatının en anlamlı gururlarından biri oldu. Her aşamasında emeği bulunan Petlas’ın büyüyüp gelişmesine tanıklık etmek, bugün bile hafızasında silinmez bir anı olarak yerini korumaktadır.

1995 yılında müdür muavini olarak İdare İşleri ve Yatırım Hizmetleri Müdürlüğü’ne vekâleten bakarken, özelleştirme sürecinde Ankara’ya tayini çıktı. Fakat o, bu hakkı kullanmadı. Çünkü Fatih Mahmutoğlu için makamdan ya da tayinden önce gelen bir şey vardı: Kırşehir sevdası. Doğup büyüdüğü topraklara olan bağlılığı, onu büyükşehirlerin cazibesinden alıkoydu. Kırşehir’in havası, insanı, kültürü ve geçmişinden aldığı ilham, kalbinin her zaman bu şehirde kalmasını sağladı. İşte bu nedenle tayin yolunu değil, Kırşehir’de hizmet etmeyi tercih etti.

Aynı yıl, Mehmet Altın başkanlığında kurulan Kırşehir Ticaret Borsası’nda Genel Sekreter olarak göreve başladı. Burada büyük projelere imza attı. Dokuz yıl bu görevde hizmet verdikten sonra, dönemin Kırşehir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Çopuroğlu’nun girişimleriyle yeni kurulan KOSGEB Sinerji Odağı’nda danışmanlık yaptı. İki yıl süren bu görevden sonra emekliliğe ayrıldı.

Ancak emeklilik, onun için kenara çekilip köşesine çekilmek anlamına gelmedi. Aksine, yılların birikimini ve tecrübesini memleket hizmetine aktarmanın yeni yollarını aradı. Bu düşünceyle, Tahsin Üçgül başkanlığındaki Kent Konseyi’nde Genel Sekreterlik görevini üstlendi. Kent Konseyi çatısı altında yalnızca bürokratik bir görev yapmadı; adeta gönüllü bir seferberlik ruhu oluşturdu. Üniversite hocalarının bilgi birikimi ile şehrin gönüllü insanlarının enerjisini buluşturarak, Kırşehir’in sorunlarına çözüm üretmeye çalışan birçok meclis ve çalışma gruplarının kurulmasına öncülük etti. Böylece emeklilikten sonra da şehrin nabzını tutan, sorunları dinleyen, çözümler için yol gösteren aktif bir oluşum içerisinde çalışmalarını sürdürdü.

Bugün hâlen Ahilik ve Turizm Derneği bünyesinde, şehrin tanıtımı ve kültürel faaliyetleri için özveriyle çalışmalarını sürdürmektedir. Sayın Vali Yardımcısı İsmail Çetinkaya başkanlığında yürütülen Ahilik Müzesi çalışmaları içerisinde aktif görev alarak, Kırşehir’in köklü tarihinin gelecek nesillere aktarılmasına katkıda bulunmuştur. Ayrıca yıllardır düzenlenen Ahilik Haftası Yöresel Yemek Yarışması’nda jüri üyeliğini devam ettirmekte, yöresel mutfağımızın tanıtılmasına ve yaşatılmasına emek vermektedir.

Kültüre olan ilgisini sadece halk oyunlarıyla sınırlı bırakmayan Fatih Mahmutoğlu, dostlarıyla kurduğu Halk Müziği Grubu ile de şehrin farklı etkinliklerinde yer alarak Kırşehir türkülerini yaşatmaktadır. Onun için Kırşehir, sadece doğup büyüdüğü topraklar değil; bir ömür boyu hizmet etmeyi görev bildiği, sevgisini ve emeğini hiç esirgemediği bir memleket olmuştur. Bugün hâlâ gönüllülük esasıyla yürüttüğü tüm çalışmalarda, şehrine olan bu derin sevgiyi görmek mümkündür.

Fatih Mahmutoğlu, doğduğu şehre hizmeti bir görev bilmiş; gençlik yıllarından bugüne kadar Kırşehir’in kültürüne, ekonomisine ve sosyal hayatına değer katmış bir isim olarak hafızalara kazınmıştır.