Cacık: Yenilebilen yabani ot

Cadalos: Maskaralık yapan, soytarı

Cağşamak: Çivi veya perçini gevşemiş, dağılmak üzere olan

Cahal: Cahil

Cakcağan: Saksağan, ala karga

Camadan: Takım elbisenin yeleği

Camız: Manda

Canavar: Kurt

Cancazım: Canımın içi.

Candarma boylu: Fiziği düzgün kişi

Carı: Çabuk, tez canlı

Carmalak: Etin sinir, sert yeri

Cavlak: Tüysüz – kel

Cecik: Bıçağın sapı oynayan yeri

Ced: Soy sülale, ata

Cedit: Hiç kullanılmamış yeni

Cehri: Bakımsız bağlarda yetişen, küçük siyah meyveli ağaç

Cem: Toplanmak

Cemek: Pulluklardaki çamuru kazıyan alet, El baltasının küçüğü.

Cenderme: Jandarma

Cerek: Uzun ince ağaç

Cereme: Ceza, eziyet

Ceryan: Elektrik

Cevizi: Kahverengi

Cıba: Keçilerin kırkılmış durumu

Cıbır: Parasız- pulsuz – kel

Cıblak çalmak-Şaplak çalmak: Elle alkışlamak

Cıkı: Ufak azık bohçası

Cıddır: Ufak tefek, çelimsiz.

Cıfıt: Kötü adam

Cığındırık: Eti ve yağı olmayan yapışkan köpüklü et

Cığır: Patika, keçiyolu

Cığlamış: Nemlenmiş

Cılbahk: Cıblak olan

Cılbır: Yağda pişmiş yumurtaya katılan yoğurtlu yemek.

Cılg: Bozulmuş yumurta- Sözünde durmama

Cılga: Taşlı topraklı dar ince yol, patika

Cılgısız: Çelimsiz, geçimsiz

Cıllıma: Oyunbozanlık yapma.

Cıncık gibi: Ter temiz

Cıncık: Cam parçası, cam kırığı

Cıngar: Dövüş, hadise, olay

Cıngı: Kıvılcım

Cıngıl: Yoğurt kabı

Cıngılı: Helke, bazı yerlerde üzüm dalı

Cırık-Cırtık: Eli ayağı durmayan, Şımarık

Cırındırık: Eti ve yağı olmayan yapışkan köpüklü et

Cırmalamak: Tırnaklamak

Cırnahk: Tırnakla cırmalamak

Cıvık: Sulu olan, şımarık

Cıvıtma: Sıvılaştırma, Döneklik yapma

Cıvıtmak: Vaz geçmek

Cızı: Çizgi, tarlada sulama için açılan ark

Cızık: Çizilmiş

Cibil: Sulu, otlu mera

Cilis: Bütün, hepten

Cimcikleme: Çimtik atma

Cin arabası: Bisiklet

Cineviz: Ufak tefek yapılı

Cingân donu: Kadınların giydiği şalvara benzer giysi

Cingan: Çingene

Cinnenmek: Sinirlenmek

Cinni: Deli, manevi hasta

Cinnik: Oturma odalarında, ahşaptan yapılan küçük bölme

Civce: Serçe

Civrik: Oyunbozan kadın

Corruğunu koşmak: İnatlaşmak

Cöke: Akranlarından kısa boylu olan kişi.

Culuhk: Hindi

Cumbul cumbul: Küçük üzüm salkımı

Cumucesi: Perşembe günü gecesi

Cunguluk: Ağacın en yüksek tepesi

Cuvara: Sigara

Cücü: Çocuk dilinde su

Cücük: Civciv, tavuk yavrusu

Cülden: Cüzdan

Cümbür cemaat: Topluca, hep birlikte.

Cümücelik: Perşembe günü fakirlere verilen yiyecek

Cüngüllü: Burnu akan.