Gönüllere Dokunan Dostun Sessiz Vedası…
Bazı dostlar vardır; adımlarıyla değil, gönülleriyle girer insanın hayatına.
Varlıkları bir şehri şehir yapan, bir günü anlamlı kılan, bir anı ömürlük hâle getiren bir sıcaklık taşır.
İşte sen de bizim için öyle oldun…
Gönül şehrine gelişin ne kadar içten ve doğal idiyse, bugün ayrılışın da bir o kadar derin, bir o kadar hüzünlü.
Yılmaz Emektar müdürüm…
Belki bu şehirden ayrılıyorsun…
Ama bil ki bu şehir, senin bıraktığın izleri kolay kolay silemez.
Çünkü bazı insanlar gider ama hatıraları sokaklarda dolaşmaya devam eder.
Birlikte geçen günleri düşündükçe yüzümüzde bir tebessüm, içimizde bir sızı oluşuyor.
Paylaştığımız sevinçler, omuz omuza atlatılan hüzünler, kervansaray dağlarında ve kaldırımdaki yürüyüşlerimiz, kahvelerde tüten çayların buğusu…
Hepsi geriye dönüp baktığımızda “iyi ki” dedirten kıymetli birer hazine.
Seninle aynı şehirde olmak, yanımda olduğunu bilmekti.
Hasetçilerin, fesatçıların, fitnecilerin, şerrinde uzak yakın dostum.
Bir telefonun ucunda güven, bir sohbetin yakınlığında samimiyet saklıydı.
İnsanın hayatında kolay kolay bulamadığı bu huzur duygusunu bize yaşattığın için şanslıydık.
Gönül şehri herkese kapılarını aynı açmaz.
Bazılarına yol gösterir, bazılarına nasihat eder, bazılarına da gönlünü verir.
Sen bu şehrin gönlüne girdin.
Yılmaz müdürüm Bu şehir seni sahiplendi, sen bu şehre değer kattın.
Terme Caddesi’nde yaptığımız yürüyüşleri, kaldırım taşlarına düşen gölgelerimizi, kahve köşesindeki sohbetlerimizi nasıl unutabiliriz?
Dostlarla edilen muhabbetleri, bazen sessizce kurulan cümleleri, bazen kahkahaya karışan duygularımızı…
Biz çok şey biriktirdik.
Çok şey öğrendik.
Çok şey paylaştık.
Bugün bir ayrılık vakti geldi, evet…
Ama bu ayrılık bir kopuş değil.
Çünkü dostluk mesafe tanımaz; bazen aynı gökyüzüne bakmak bile insanı birbirine yakın eder.
Sen gidince bu şehir biraz eksilecek, biraz solacak belki.
Ama biz biliyoruz ki gittiğin yere de o güzel kalbini, insanlığını ve samimiyetini götüreceksin.
Oralarda da bir şehrin gönlüne dokunacaksın, tıpkı burada yaptığın gibi.
Ve biz burada kalıp hep şu cümleyi hatırlayacağız: Bir dost, bir şehri güzelleştirebilir.
Sen bizim için tam da öyle bir dosttun.
Gönül şehrinden ayrılıyorsun belki…
Ama Yılmaz Emektar gönlümüzden ayrılmıyorsun.
Birlikte yaşadığımız anıları, kahkahaları, sessizlikleri, paylaştığımız her duyguyu ömrümüzün bir kenarında saklamaya devam edeceğiz.
Bu bir veda değil dostum…
Yeni hatıraların, yeni yolların, yeni başlangıçların habercisi sadece.
Yolun açık olsun.
Gittiğin yerde huzur, sağlık ve mutluluk yoldaşın olsun.
Ve sakın unutma: Bu şehirde her zaman bir evin, seni seven bir dostun ve seni özleyen bir kalbin var…
GÖNÜL ŞEHRİNDEN AYRILAN EMEKTARIN ARDINDAN…
Zafer Çam
Yorumlar
Trend Haberler
Kırşehir’e ikinci Özel Hastane Ruhsatı verildi
Musa Gül Hastanesi’nde istifa eden isimler netleşti
Kırşehir’de sınıf birleşmelerine velilerden tepki
Kırşehir’de Bekir Beydoğan’a son veda
Kırşehir’den Kazakistan’a ticaret köprüsü kuruluyor
Feridun Kumbıçak toprağa verildi
Asgari Ücret Tahminleri
Ankete Katıl
Özel Haber
Basın İlan Kurumu