Düğün sezonu açılmaya başlıyor.
Evlenmenin maliyeti de bir hayli arttı.
Üç saatlik salon düğününe milyonlarca lira vereceğine, yakın akraba ve dostların katıldığı nikah merasimine razı olunmuyor.
Bu maliyetin artmasının bir çok sebebi olabilir ama ben bu konuda en çok sorumluluğun kız ve erkek annelerinde olduğunu düşünüyorum.
Hiç mi acımıyorsunuz bu çocuklara kaynanalar.
Ahlaksızlık çoğaldı diye ağlıyor, sızlıyor sonra da çocuklar evlenemesin diye elinizden geleni yapıyorsunuz.
Sizler var ya sizler.
Bir kere evleniyor, yapılacak tabi diye zehirliyorsunuz.
Arkasından, ben yapamadım o yapsın...
O da yetmiyor, elalem ne der, diye korkunç bir döngüye sokuyorsunuz gençleri.
Siz var ya, en pahalı şeyleri aldırmaya çalışıyorsunuz, kıymetini böyle bilirler ancak deyip dayatıyorsunuz.
İtirazınız var mı?
Çevremde, yakınlarımda çok görüyorum, bana sadece nikah yeter, masraf yapmayalım diyen damat adayları, gelin adayları, zevklerinden, nefislerinden geçiyorlar da annelerinin hırslarından geçemiyorlar.
Şimdi şehrimizde de çoğalan
İkinci el eşya satan yerlere bir gidin bakın lütfen, ne hayallerle alınmış iken kredisi bitmemiş eşyalarla dolu.
Evlatlarımıza vefayı, sabrı, saygıyı, tok gözlü olmayı öğretmeliyiz.
Örnek olmamız gerekirken onlara hırsı, dünya sevgisini, çıkarcı olmayı öğretiyoruz.
Kötü bir sonuç ortaya çıkınca da biz nerde yanlış yaptık, neden böyle oldu diye üzülüyoruz.