İnsanın bir tarafı olmalı.
Bu taraf da çıkar ve menfaat yönünde olmamalı.
Taraf, vicdanın kıblesiyle örtüşmeli.
İnsanı insan yapan onun gölgesizliği değil, gölgesinin nereye düştüğüdür.
Kimi insanlar vardır ki her masada bir sandalyesi.
Her mecliste bir parmağı.
Her fikrin içinde bir fitnesi olsun ister.
İlke sahibi olmak, herkesle arayı iyi tutma sanatını değil, doğru bildiği yerde tek başına kalmayı göze alma cesaretini göstermesidir.
Herkesle iyi geçinmek bir meziyet değil, bir belirsizliktir.
Ben kimseyle kötü olmam demek duruşsuzluğun boyalı adıdır.
O halde kimin yanındasın?
Haksızlığın, hukuksuluğun karşısında susanlardan mısın, yoksa zalime tavır koyanlardanmısın.
Bir insanı tanımak istiyorsan kimlerle arası kötü ona bakın.
Zalimin sofrasında oturmayan.
İki yüzlü gülüşlerin ardında kaybolmayan.
Alkış yerine adalet isteyen insanları iyi tanıyın.
İnsan en çok kimlerle yürüdüğünde değil, kimlerle yürümemeyi seçtiğinde belli eder.
Kişi sevdiğiyle beraberdir.
Herkese eşit mesafede olanların, bir gün zalime en yakın durduğunu görürsünüz.
İnsan, bazen hayır diyerek büyür.
Bazen uzak durarak yücelir.
İnsan eğilmediğinde.
İnsan bükülmediğinde.
Yalnız kalsa da hakikatten ayrılmadığında değerlidir.