Öyle mi?

Dünya genelinde ve Türkiye meydanlarında 1 Mayıs işçinin, emekçinin, sömürülenlerin bayramı sözde kutlanıyor.

Takvimlerde Bir mayıs işçi bayramı deniyor.

Sömürünün bayramı olur mu?

Sömürülenin aç karnını doyulduğu bayramı her gün.

Sömürülen işçiye memura çalışana al san bir gün diyen zihniyet sömürü.

Dünyanın emperyalist sömür düzeni ne zaman hayat geçmiş işte o günden bugüne kadar işçi kölelerini bayramı olmadı.

Bayram sevinç demek mutluğun adı, sömürülmenin cebi delik ayı zor getiriyor.

Bayram sömürülenin neyine.

İşçi fabrikalarda sermaye emek veriyor.

Sermayenin sömürdüğü emekçinin bayramı bu mu?

Meydanlarda halay çekmek türkü söylemek bayramsa buyurun meydanlar bir günlüğüne sizin deniyor.

Alın teri dökün emek verin çünkü sermaye doymuyor.

Sermayenin doymadığı yerde işçi nasıl doyuyor diyen olmuyor.

Milyonlarca işsiz genç umutsuz sokaklarda bunların halini soran var mı?

İşçinin asgari ücretle sömürülen emekçinin mutfağının soğanı, patatesi oda almış başını gidiyor.

Bir işçi muhtaç olmuş soğana, patatese deniyor.

Ey sermayenin yanında olan devletler, iktidarlar.

Birazda işsizlerin, iş buldum deyip de sömürülenlerin yanında olunuz.

İşçi aç ne bayramı bakın, bizde bir söz vardır “aç ayı oynar mı”?

İşçi oynasın diyenler sözüm sizlere.

Patronların sermayenin sıkıntısı yok, asgari kölelerin canı sağ olsun.

Sermaye bacam tütsün ekonomin sönmesin diyor.

Güya bir gün işçi sınıfı meydanlarda haklarını arayacak boynu kalın sermayenin uşağı başkanlarla.

Gerçekten öyle mi, işçi her yıl 1 Mayıs kutlamalarında hangi haklarını aldılar da bu bayramda alacaklar dersiniz.

Devletler emekçilerin haklarını önce sömürüyorlar 1 Mayıs kutlamalarıyla da tasdik ettiriyorlar.

Bugün işçinin bayramı deniyorsa da inanmıyorum. 

Seçilmişlerin, Patronların mesaj çektiği, memurların tatil yaptığı, örgütlerin polis taşladığı, işçinin çalıştığı ama adı işçi bayramı olan bir gün!

Çalışmak, üretmek, ülke ekonomisine katkı sağlamak alın teri dökmek emeğini hakkını almak kutsal.

Alın terini ve emeği kutsal sayan, Peygamber Efendimizin ‘İşçinin ücretini alın teri kurumadan veriniz’ demekte.

İşveren çalışanına ve işçisine emeğinin karşılığını zamanında vermek konusunda hassasiyet göstermek zorunda…

Tüm dünyada uygulamaya çalıştığı insanlık dışı anlayışın tersine, ülkemizde öncelikli bir çalışma sistemi kurulmalı ve çalışanlarımızın hayat standartlarının daha da yükseltilmesini sağlamalıyız.

Bunu sağlamadığımız sürece hangi işçinin bayramını kutluyoruz.

İşçinin bayramı hak ettiği maşı aldığı gündür.

Sömürülen, emeğinin hakkını tam alamayan işçinin bayramı olur mu?

Bu bayram işçinin gazının alındığı bayramın adı…

1 Mayıs işçi temsilcilerin şov yaptığı bayramın adı olmuş.

İşçinin hakkını vermeyen, sömüren, asgari ücrete mecbur eden patronların bayramı dense daha uygun olur.

Sizlerin temsilcileri patronlara kul olmuş onların adına konuşuyorlar.

İşçi temsilcilerinizin bir eli balda, bir eli yağda, patronlarla aynı masada çok katlı lüks odalarda keyif sürüyorlar.

İşçinin sofrası ete, süte, peynire hasret soğan ve patates kuru ekmek bile çok görülüyor.

Patronlar insanlığını yapsa, işçinin emeğinin hakkını verse, bu ülkede bayrama falan ihtiyaç kalmaz. 

İşçinin hakkını veriniz, bırakın bu gâvur özentisi bayramları. 

Ülkemizde bu bayramın amacı için kullanılmadığını hepimiz biliyoruz. 

Meydanların eylemcileri, halaycıları, davulcuları şovcuları kutlaya dursun.

İşçi kardeş sömür düzenleri var oldukça sen hep köle kalacaksın.

Patronuyum verdiğine razı olacaksın.

Allah sana daha çok versin patron diye dua edeceksin.

Sen dua ederken o senin alın terinle dünyalıklarını kuracak.

Sen sömürü köle düzenlere alkış tuttukça sömürenler eksik olmayacak.