Kırşehir’de yaşayan Ayşe ve İbrahim Turcan çifti, koruyucu aile olarak bir kız çocuğuna sıcak bir yuva sağladı. Üç çocuk sahibi olan Turcan ailesi, ailelerinin bir parçası haline gelen dördüncü çocukla birlikte koruyucu aile sürecini paylaştılar.
Kırşehir'de yaşayan Ayşe ve İbrahim Turcan çifti, üç çocuk sahibi olmalarına rağmen, sevgi dolu yuvalarını bir çocuğa daha açarak örnek bir davranış sergilediler. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın yürüttüğü ‘Koruyucu Aile’ programı kapsamında bir kız çocuğuna koruyucu aile olan Turcan çifti, bu anlamlı sürecin kendileri için ne denli özel ve duygusal olduğunu dile getirdi.
Bir çocuğun hayatına dokunmanın, ona güvenli bir ortam sunmanın ve sevgiyle büyümesine katkı sağlamanın tarifsiz bir mutluluk olduğunu ifade eden Turcan çift, koruyucu aile olmanın sadece bir sorumluluk değil, aynı zamanda bir gönül bağı kurmak anlamına geldiğini belirttiler.
Turcan çifti, koruyucu aile olma kararını nasıl aldıklarını, bu süreçte karşılaştıkları aşamaları ve yaşadıkları duygusal deneyimleri paylaştılar.
“EN BÜYÜK DESTEKÇİM ÇOCUKLARIMDI”
Karar sürecinde çocuklarının verdiği destekle yönünü bulduğunu belirten Ayşe Turcan, devlet desteğinin de yalnızlık duygusunu ortadan kaldırdığını vurguladı. Ayşe Turcan “Bir gün eşime söyledim bana destek oldu. Ama benim en büyük destekçilerim çocuklarımdı.
Küçük kızım da söylediğim anda öyle bir cevap verdi ki bu sefer dedim ki doğru bir yoldasın ve doğru bir karar almışsın. Ben çok güzel bir ailenin yanında büyüdüm. Bir çocuğun daha faydalanmasını çok isterim. Anne dediğinde biz kararımızı verdik” dedi.
“ONLARIN SICAK BİR YUVAYA İHTİYAÇLARI VAR”
Koruyucu aile olmanın kendisi için çok farklı bir duyguyu ifade ettiğini belirten Ayşe Turcan, karar alma sürecinde Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’nün katkısına dikkat çekti. Çocukların sıcak bir yuvaya ve sevgiye ihtiyaçları olduğunu vurgulayan Turcan, “Sosyal hizmetler bu konuda bize çok destek oldular. Yalnız olmadığımızı hissettiğimiz anda ki devletimizde mesela bu konuda yalnız olmadığımızı hissettirdi.
Bizim zaten karar vermemizde en büyük önem taşıyan şey buydu. Hani bir çocuğun hayatına dokunacağız evet. Ama biz evimizi açıyoruz, yuvamızı açıyoruz, o çocuk için imkanlar neyse bunları sağlamaya çalışıyoruz. Ama aynı zamanda yalnız olmadığımızı hissediyoruz. Çünkü devletimiz bu konuda bizi destekledi.
Bizim düşündüğümüz tek şey vardı. Bir çocuk bir yuvanın içinde bu gerçekten bizim ailemiz için çocuklarımız içinde de eşim için de benim için çok farklı bir duyguydu. Çünkü eşim çok merhametli bir insan.
Eşim, kadınlara, kız çocuklarına çok değer veren bir insan. Onların sevgiye ihtiyacı var. Sevgiye ihtiyacı var. Sıcak bir yuvaya ihtiyacı var. Bir kol kanat gerecek bir ortama ihtiyaçları var.
Her şeyleri var ama eksik olan şeyleri tek kişi ile beraber olamamak. O yüzden aile bu konuda çok önemli. İnsanların bu konuda duyarlı olmalarını gerçekten çok isterim” ifadesini kullandı.
“O BİZİM AİLEMİZİN NEŞESİ OLDU”
İbrahim Turcan da süreci, eşine duyduğu takdirle birlikte anlattı. Başvurunun ardından geçen aşamaların ardından ailenin yeni üyesinin hayatlarına kattığı anlamı İbrahim Turcan, şöyle anlattı:
“Çocuklarımızı büyüttük, eşimle bir karar verelim istedik. Yani bir çocuğa dokunmak için sosyal hizmetlere başvurduk. Sürecimiz çok güzel geçti, rabbime şükürler olsun onaylandı ve kıymetli bir çocuk aldık.
Şuanda yetiştiriyoruz ve çok huzurluyuz eşimle eşime de bu konuda çok teşekkür ediyorum. Günün kahramanı eşim. Hanımefendi zaten kahramanımız,
Allah razı olsun çok güzel bir süreç içerisinde ailemizde üç çocuğumuz vardı, çocuğum dört oldu. O bizim ailemizin neşesi oldu.”