Kırşehir’e yatırımlar Çok mu görülüyor?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Karadeniz turunda vatandaşlarla buluştu.
Trabzon’da miting meydanı coşkuyla doldu.
Cumhurbaşkanı, burada iki büyük yatırımın müjdesini verdi.
İlki: Trabzon’a deniz üzerine inşa edilecek üçüncü havalimanı.
İkincisi: Samsun’dan Artvin’e uzanacak hızlı tren hattı.
Trabzonluların alkışları arasında bu projeler birer birer açıklandı.
Elbette her yatırım bölge halkı için kıymetlidir.
Elbette Trabzon da, Karadeniz de yatırımı hak eder.
Kırşehir Ne Zaman Hatırlanacak?
Ama insan sormadan edemiyor: Ya Anadolu’nun tam ortasında yer alan, seçmen sadakatiyle her seçimde iktidarın arkasında duran Kırşehir?
Bu şehir neden yatırım listelerinde yok?
Kırşehir, yıllardır devlette yatırım haberleri hayali kuruyor.
Kırşehir, yıllardır demiryolu bekliyor.
Kırşehir, Aksaray, Yerköy arası çiftli yol olsun istiyor.
Kırşehir hayal kuruyor çevre iller yatırımları alıyor.
Kırşehir, yıllardır çevresindeki illerin aldığı teşviklere, projelere, yatırımlara sadece uzaktan bakıyor.
Oysa Kırşehir, bu ülkenin tam kalbinde.
Oysa coğrafi olarak demiryoluna en uygun şehirlerden biri.
Ne deniz dolacak, ne dağlar delinecek.
Ova gibi bir zemin, ray döşemeye hazır.
Ama gelin görün ki, yatırım söz konusu olduğunda Kırşehir’in adı bile geçmiyor.
Bu şehrin insanı, seçim sandığına gittiğinde fire vermez.
Vekil çıkarır, belediyeyi emanet eder.
Peki, Ankara ne yapar?
Sessiz kalır.
Bu şehre gereken ilgiyi göstermez.
Artık suskunluğu bırakmak gerek.
Kırşehirliler olarak sadece seçimden seçime hatırlanan değil, proje masalarında da adı geçen bir şehir olmak istiyoruz.
Biz bu şehirde yaşıyoruz, biz bu şehir için mücadele ediyoruz.
Ve unutulmak istemiyoruz.
Kırşehir’in hak ettiği yatırımları alması için sadece vekiller değil, tüm şehir dinamikleri sorumluluk almalı.
Sivil toplum örgütleri, iş dünyası, basın, akademi, bürokrasi el birliğiyle Ankara’nın kapısını çalmalı.
Kırşehir için, bu şehirde yaşayanlar için talep etmeli.
Kırşehir’i sadece şirin bir Anadolu şehri olarak değil, geleceğin yatırım şehri olarak görmek istiyoruz.
Çünkü bu şehir artık göç veren değil, yatırım alan bir şehir olmak istiyor.
Biz buradan yazıyoruz çünkü bu şehirde yaşıyoruz.
İstemek hakkımız.
Vermezlerse, utanç onların olur.