Kırşehir Valisi Murat Sefa Demiryürek, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla insan onurunu temel alan evrensel değerlerin korunmasının önemine dikkat çekti. Türkiye’nin kadim medeniyet geleneği ve modern hukuk sistemi bağlamında insan haklarının toplumsal bir sorumluluk olduğunu vurgulayan Vali Demiryürek, tüm toplum kesimlerinin eşitlik ve adalet ilkesi çerçevesinde hakları koruma yükümlülüğüne sahip olduğunu belirtti.

10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla Kırşehir Valisi Murat Sefa Demiryürek, açıklamada bulundu. Kırşehir Valisi Murat Sefa Demiryürek, insan haklarının yalnızca hukuki bir çerçeve olmadığını, aynı zamanda kültürel, ahlaki ve toplumsal bir sorumluluk olduğunu ifade etti. Cumhuriyet’in kurulmasıyla insan haklarına dayalı modern bir hukuk düzeni oluşturulduğunu belirten Vali Demiryürek, kadınlara seçme ve seçilme hakkı, eğitimde fırsat eşitliği ve sosyal devlet anlayışının kurumsallaşmasının Türkiye’nin insan hakları alanındaki dönüm noktaları olduğunu ifade etti.

İnsan haklarının korunmasının yalnızca devletin değil, toplumun tüm kesimlerinin ortak görevi olduğuna işaret eden Kırşehir Valisi Murat Sefa Demiryürek, açıklamasında şunları ifade etti:

“10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü, insanlık onurunu temel alan evrensel değerlerin yeniden hatırlanması ve korunması için önemli bir fırsattır.

Türkiye, tarihsel gelişimi boyunca insan hakları fikrini yalnızca hukuki bir çerçeve olarak değil; aynı zamanda kültürel, ahlaki ve toplumsal bir sorumluluk olarak ele almıştır. Kadim Anadolu medeniyetlerinde adalet, merhamet ve hakkaniyet kavramları toplumsal düzenin temelini oluşturmuş; Selçuklu’dan Osmanlı’ya uzanan yönetim geleneğinde “kul hakkı”, “adalet dairesi” ve “insanın yaratılmışların en değerlisi olduğu” ilkesi yönetime rehberlik etmiştir.

Demiryürek, Insan Haklarının Evrensel Niteliğini Vurguladı

Cumhuriyetimizin kurulmasıyla birlikte, insan haklarına dayalı modern bir hukuk düzeninin inşası yönünde köklü adımlar atılmış; kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınması, eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesi, sosyal devlet anlayışının kurumsallaşması Türkiye’nin insan hakları alanındaki ilerleyişinin temel dönüm noktaları olmuştur.

Bugün Türkiye, farklı kültürleri ve inançları bir arada yaşatan toplumsal yapısıyla insan haklarını korumanın yalnızca devletin değil, toplumun tüm kesimlerinin ortak sorumluluğu olduğuna inanmaya devam etmektedir. Kadınların, çocukların, yaşlıların, engelli bireylerin, göçmenlerin ve dezavantajlı tüm grupların haklarını korumak; adaleti, eşitliği ve insan onurunu esas alan bir toplumsal düzeni güçlendirmek en temel önceliklerimiz arasındadır.

Geleceğin yatırımlarıyla bir araya geldi!
Geleceğin yatırımlarıyla bir araya geldi!
İçeriği Görüntüle

Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle, insan haklarının evrensel niteliğini ve herkes için güvence altına alınması gerektiğini bir kez daha vurguluyor; daha adil, daha merhametli ve daha kapsayıcı bir gelecek için hep birlikte çalışmayı sürdüreceğimizi ifade ediyorum.”

Muhabir: BURCU ÖZTÜRK