ÇANAKKALE  ÇIKARMALARI (17)

250 bin şehit verdiğimiz 18 Mart 2022 Çanakkale Deniz Zaferimizin 107. Yılını büyük törenlerle kutladık. Bu zaferimizin kazanıldığı kara savaşlarımızın öyküsünü, hmYeniçağ Gazetesinde “Çanakkale Çıkarmaları” adı altında tefrika halinde yayınlamlanan tarihi yazı dizisini siz okuyucularımızla paylaşmak istiyorum.

Türkiye Cumhuriyeti, Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde gerçekleşen milli bir mücadelenin eseridir. Bu eserin ön sözü Çanakkale Muharebeleri’inde yazılmıştır. Çanakkale Savaşları,Mustafa Kemal’in ve Türk varlığının milli şuurunun ortaya çıkmasına vesile olmuş kahramanlık destanıdır. Çanakkale cephesindeki mücadele azmi ve ruhu, milli mücadelenin temel dinamiklerinden biri olup kurtuluş destanı için bir ön merhale niteliğindedir. Eğer, Mustafa Kemal’in ifade ettiği gibi, “Çanakkale geçilseydi, İstanbul alınır, Osmanlı Devleti paylaşılır ve Türkiye Cumhuriyeti diye bir şey kalmazdı.” Bu bakımdan Çanakale’de kazanılan zafer Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuşu olarak kabul edilebilir. Bu girişten sonra geçen hafta kaldığımız Conkbayır Muharebesine kaldığımız yerden devam edelim:

Tuğgeneral Cox komutasında, Anzak Kolordusu’ndan alınan karma tugaya Bombatepe‘yi almaları emredildi. 500 kadar Avusturalya’lı askerle yapılan taarruz Kayacıkdere Vadisinden yapılan yan ateşle durduruldu ve düşman askerlerinin hepsi öldürüldü. Bombatepe’nin altında bulunan İrlanda’lı ve Yeni Zelandalı askerlerin durumu ise çok vahimdi. Türkler buraya gece boyunca el bombası atıp, süngü hücumuna kalktılar. Homilton’un Bombatepe konusunda ısrarlı davranışın sebebi ise; bu bölge Arıburnu ile 9. İngiliz Kolordusu’nun bağlantı noktasıydı. Ayrıca Azmakdere Vadisinden Türk hatlarına kadar olan görüşü sağlıyordu. 2. Anafartalar Muharebesi olarak adlandırılan 21 Ağustos Muharebeleri İngilizler ğiçin bir hayal kırıklığı daha yaratmıştı. Saldırıya geçen İngiliz kuvveti 4 tümenden oluşuyordu. Buna rağmen karşılarında kendilerinden çok az olan 12. Tümen yer almaktaydı. Bu taarruzlar sonucunda 5.000 bin ölü, 9.000 bin yaralı vererek zaiyat sayıları 14.000’e ulaşmıştı.

Yine bu muharebelerde de komutanlık niteliğini ortaya koyan Mustafa Kemal 21 Ağustos Muharebeleri hakkında şunları söyleyecektir; “21 Ağustos 1915’te düşmanın en az biri taze olmak üzere üç tümen ile yaptığı taarruz neticesinde beş bin ölü ve bir buçuk misli yaralıya karşılık, yalnız 7. Tümen cephesinde 40-50 metrelik bir siper hattına girmeye muvaffak olmuştur. Buna karşılık zayiatımız iki bin beş yüz miktarındadır. Düşmanın maksadı, Karacıkağılı, İsmailoğlu tepeleri’ni Yusufçuk Tepesi’ni zapt ederek grubun cephesini yarmak ve bu hat içinde den doğuya ilerlemekti. Düşman büyük bir azimle ve çok inancı taarruzlar yaptı. İngiliz Asilzadelerinden oluşan süvari alayını bu uğurda feda etti. Düşmanın en kalabalık bir şekilde hücumlar yaptığı cephe, 12. Tümen cephesiydi. Bu tümen kıtaları ve bilhassa 34. Alay ile bunu süratle yetişerek tam zamanın takviye eden 9. Tümeninin son inatla yaptığı hücumları göğüs göğse, süngüyle karşılayarak imha etmiş ve başarı neticesini göstermişlerdi.” Devam edecek