Kırşehir Bil Koleji öğrencileri tarafından sahnelenen ‘Bir Çağın Fethi’ dans gösterisi, İstanbul’un fethini sanat aracılığıyla günümüze taşıdı. Dans gösterisi katılımcılardan tam not aldı.
Kırşehir Bil Koleji öğrencileri tarafından ‘Bir Çağın Fethi’ dans gösterisi sahneledi. Gösteri izleyicileri 1453 yılına götürdü. Gösterinin kartografik yapısı Fazıl Batı tarafından oluşturulurken, müzikleri Ahmet Toprak tarafından düzenlendi. İstanbul’un fethine odaklanan sahnelerde tarihsel detaylar koreografi ile harmanlandı.
Dans gösterisine Kırşehir Vali Yardımcısı Alper Balcı ve Mucur Cumhuriyet Savcısı Ahmet Tozluyurt, ÜK Okulları Genel Müdürü Yasin Haboğlu, Kırşehir Bil Koleji Müdürü Akıner Akıncı, öğretmenler, veliler ve öğrenciler katıldı.
HABOĞLU, TARİHİ MESAJLAR VERDİ
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından programın açılış konuşmasını ÜK Okulları Genel Müdürü Yasin Haboğlu yaptı. Konuşmasında tarihi mesajlar veren Genel Müdür Yasin Haboğlu, “Bugün, tarihimizin en önemli dönüm noktalarından biri olan İstanbul'un fethinin yıl dönümünde, bu zaferin bize sunduğu mirası bir kez daha hatırlamak, o zamanlar Osmanlı Devleti'nin en genç padişahlarından olan Fatih Sultan Mehmet Han ve şanlı ordusunu rahmet ve minnetle yâd etmek için toplanmış bulunuyoruz. Öncelikle programda emeği geçen başta Fazıl öğretmenim, Kırşehir Bil Koleji öğretmenlerini ve öğrencilerini kutluyor, bizleri yalnız bırakmayan değerli velilerimize ve Kırşehirlilere hoş geldiniz diyorum.
1453 yılı, Türk Milleti'nin sadece coğrafyasını değil, aynı zamanda dünyadaki yerini ve etkisini belirleyen bir dönüm noktasıydı. Osmanlı İmparatorluğu'nun; başkentini, binlerce yıllık tarihiyle İstanbul'u fethetmesi, yalnızca bir şehir olmanın ötesinde, medeniyetler arası bir köprü kurmanın, kültürlerin buluşmasının simgesi olmuştur.
Fatih Sultan Mehmet, 21 yaşında bir padişah olarak, bu büyük zafere imza atarken, yalnızca askeri dehası ile değil, stratejik zekası ve vizyonuyla da tarihe adını altın harflerle yazdırmıştır. İstanbul'un fethi, Osmanlı İmparatorluğu'nun gücünü pekiştirmiş, Batı ile Doğu arasındaki dengeyi değiştirmiştir.
Ancak İstanbul'un fethi, sadece bir askeri zafer değildir. Bu zafer, bir milletin azmi, bir liderin kararlılığı ve bir toplumun geleceğe olan inancıdır. Aynı zamanda İstanbul'un fethi, farklı kültürlerin bir arada var olabileceği bir dünya görüşünü de simgeler. Şehir, hem Batı hem de Doğu kültürlerini kucaklayarak, dünya tarihindeki en önemli kültürel ve ticari merkezlerden biri haline gelmiştir.
İstanbul fethine ve onun emanetine sahip çıkan ve bu şehri işgalcilerden kurtaran Mustafa Kemal Atatürk'ün deyimi ile, “Bu şehir Türk vatanının ziyneti, Türk tarihinin serveti, Türk milletinin gözbebeğidir.” Evet göz bebeğimizdir İstanbul.
Son olarak, İstanbul'un fethinin, yalnızca bir zafer değil, aynı zamanda bir başlangıç olduğunu unutmamalıyız. Bir milletin tarihinde, her zafer bir başka büyük mücadelenin, her başlangıç bir başka büyük hedefin peşinden gitmenin işaretidir.
Bizler de bu bilinçle, geçmişimizin gücünden ilham alarak, geleceğe emin adımlarla ilerlemeliyiz. Hep birlikte, tarihimizi sahiplenerek, daha aydınlık bir geleceğe doğru yol alacağımızı umuyorum” dedi.
ÖĞRENCİLER AYAKTA ALKIŞLANDI
Haboğlu’nun konuşmasının ardından dans gösterisine geçildi. Gösteride Fatih Sultan Mehmet’in padişah oluşu, fetih hazırlıkları ve İstanbul’un alınışı öğrenci performanslarıyla aktarıldı.
Döneme özgü kostümler, sahne dekorları ve koreografilerle desteklenen anlatım, salonda dikkatle izlendi. Sahne düzeni, tarihin akışını anlatan görsellerle güçlendirildi.
Katılımcılar öğrencileri gösteri sonunda ayakta alkışladı.
PLAKET TAKDİM EDİLDİ
Gösterinin ardından sahneye çıkan Kırşehir Vali Yardımcısı Alper Balcı ve ÜK Okulları Genel Müdürü Yasin Haboğlu, sahne arkasında görev alan Fazıl Batı ve Müzik Öğretmeni Ahmet Toprak’a teşekkür plaketi ve çiçek takdim etti.
Gösterinin ardından sahneye çıkan protokol üyeleri, tüm öğrenci ve öğretmenler birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.
