1950’li yılların Kırşehir’i, doğal güzellikleri ve sakin yaşamıyla hafızalarda özel bir yer edindi. O dönemde şehrin havası temiz, sokaklar sessiz ve her köşesi yeşilliklerle çevriliydi.
Trafiğin olmadığı, insanların birbirini tanıdığı, samimiyetin hakim olduğu bu yıllarda Kırşehir’de dolaşmak, nefes almak ve yaşamın tadını çıkarmak büyük bir ayrıcalık olarak görülüyordu.
ÇARŞISIYLA, MAHALLESİYLE, KALESİYLE
Kırşehir’in kalbinde yer alan çarşı, dönemin sosyal hayatının merkezi konumundaydı. Esnafın birbirini selamladığı, alışveriş yapanların sohbetlere daldığı çarşıda, samimi bir atmosfer hakimdi.
Mahalle aralarında çocuk sesleri yankılanırken, kentin simgelerinden biri olan kale, şehre hâkim bir bakış sunuyordu.
Sokaklarda yürüyenler, kavak ağaçlarının serin gölgesinde dinlenirken, kılıç özü çayının kenarında balıkların oynaşması şehre ayrı bir renk katıyordu.
SPOR VE EĞLENCE HAYATI
1950’li yıllarda Kırşehir’in futbol takımı, mahallelerdeki coşkunun önemli bir parçasını oluşturuyordu. Maç günlerinde halk tribünlere akın eder, şehrin dört bir yanından destek sesleri yükselirdi.
Eğlence hayatı ise bugünkü gibi yoğun değildi. Sadece bir kapalı ve bir yazlık sinema bulunur, sinema günleri Kırşehir halkı için büyük bir buluşma fırsatı sunardı.
Eğlence mekânlarının sınırlı olması, insanları bir arada tutan önemli bir bağ niteliği taşıyordu.
UNUTULMAYAN YAPILAR VE YOLLAR
Şehrin en dikkat çeken yapılarından biri olan hükümet konağı, mimarisiyle göz doldururdu. Ancak bu yapı zaman içinde yıkılarak, hafızalarda buruk bir anı olarak kaldı.
O dönemdeki tenha yollar, sakin yürüyüşlerin adresiydi. Ekiz arası ve üç göz olarak bilinen bölgeler, halk arasında sıkça anılan noktalardı.
Bugün hatırlanan bakir hali, o yılların Kırşehir’ini farklı kılan en önemli unsurlardan biri olarak öne çıkıyor.
EL DEĞMEMİŞ GÜZELLİKLER
1950’lerin Kırşehir’i, doğallığını kaybetmemiş, insan eliyle bozulmamış bir güzelliğe sahipti. Kırşehir halkı, şehrin sade ve içten yapısını koruyarak yaşam sürerdi.
Çay kenarlarında geçen uzun sohbetler, kavak ağaçlarının altında serinleyen çocuklar ve mahalle arasında paylaşılan ekmek dilimleri, o dönemi unutulmaz kılan detaylar arasında yer alıyordu.
Kırşehir’in geçmişinde saklı kalan bu dönem, şehri yakından tanıyanlar için bir nostalji kapısı aralıyor. 1950’lerin Kırşehir’i, doğal dokusuyla, dostluk bağlarıyla ve içtenliğiyle özlemle yad ediliyor.
Kırşehir’in geçmişinde saklı kalan bu dönem, şehri yakından tanıyanlar için bir nostalji kapısı aralıyor. 1950’lerin Kırşehir’i, doğal dokusuyla, dostluk bağlarıyla ve içtenliğiyle özlemle yad ediliyor.